Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, emeklilerin sorunlarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Emeklilerin toplumdaki yerine dikkat çekerek sözlerine başlayan Kara, “Bir ülkenin zenginliğinin ne kadar iyi ve etkili biçimde değerlendirildiğini ölçmenin birçok farklı yolu vardır. Bu yöntemlerden birisi de emeklilerin yaşam koşullarına bakmaktır. Emeklilerin yani zamanında ülkenin zenginliğine alın teriyle katkı sağlamış yurttaşların refah içinde yaşaması, nesiller arasında yapılmış bir sözleşmedir; ülkenin geçmişini ve geleceğini bağlayan bir köprüdür.
AKP iktidarı, bu köprüyü, bilerek ve isteyerek dinamitlemiştir. Bu köprüyü dinamitleyerek milyonlarca yurttaşımızı açlık ve sefalete ittiği gibi, gelecek nesillerin çalışarak bir şeyler kazanabileceği umudunu yok ederek, aslında, yarınlarımızı da karartmıştır.
Resmi SGK verilerine göre, ülkemizde, 16 milyon yurttaşımız yaşlılık, malullük, ölüm aylığı, iş göremezlik geliri alıyor. 4A kapsamında yaşlılık aylığı alan 8 milyon 818 bin, 4B kapsamında yaşlılık aylığı alan 1 milyon 800 bin, 4C kapsamında yaşlılık aylığı alan 1 milyon 669 bin kişi var. Yani yaklaşık 12 milyon emekliden söz edebiliriz.
En düşük emekli aylığının 14 bin lira olmasının yanlışlığı, mantıksızlığı ve faydasızlığı ne kadar vurgulansa azdır. Bugün 14 bin lirayla, özellikle büyükşehirlerde, geçinebilmek için hiçbir şey yapamazsınız. Bu sayıyı belirleyenlerin masa başından hesaplamalar yapmakla yetindiği ve büyük olasılıkla emekli aylığı ödemesini sosyal güvenlik sistemi üzerinde bir külfet olarak gördüğü barizdir. İktidarın külfet olarak gördüğü emekliler, maaşlarının yetersizliği nedeniyle, aslında fiilen emekli olamadılar. Emeklilik sonrasında çalışan sayısını SGDP’ye tabi sigortalı sayısındaki artıştan görüyoruz: 2018 yılında 687 bin kişi bu prime tabi iken 2025 yılının ocak ayında bu sayı 2 milyona yükselmiş. Sizin eserinizdir, gurur duyabilirsiniz.
"İKTİDAR EMEKLİYE ‘’KİRLİ ÇIKI ‘’ MUAMELESİ YAPIYOR
Emeklilerin durumu konuşulurken kullanılan dil bile onların sorunlarını görmezden gelmenin bir aracı. Sürekli olarak çay-simit hesaplarından, şu kadar dairesi olan, “kirli çıkı” muamelesi yaptığınız emekliler, geçim sorunlarının bu şekilde küçümsenmesinden bile utanır, rahatsız olur hale geldiler. Sürekli bir yoksulluk hatta açlık korkusu içinde yaşamayı çay-simit benzetmeleri ile geçiştiremeyiz.
Yemek pişirmek için kullanılan mutfak tüpünün ortalama fiyatı 980 lira. Bu tüp 1 ay kullanılabiliyor. Sadece bu temel ihtiyaç malzemesinin fiyatı bile bir emekli için katlanılmaz bir külfettir.
ELEKTRİK FATURALARINDA DESTEK ADI ALTINDA ZAMLI TARİFE UYGULANIYOR
İktidar sözcüleri, “Tüp kullanmasın; doğal gaz kullansın, elektrik kullansın” derlerse, orada da bir hileye başvurduğunuzu itiraf etmiş olurlar. Elektrik ve doğal gaza devlet desteği diye müjdelenen şey, aslında, bir matematik oyunudur. Elimizde örnek faturalar mevcut: Daha az tüketim yapan hanelere, birim başına daha yüksek fiyattan doğal gaz ve elektrik satmışsınız; devlet desteği verilmiş haliyle daha pahalı fatura kesilmiş. Bu matematik oyunları şunu örtbas edemiyor: Mart ayında ilan edilen açlık sınırı 23 bin lira. AKP iktidarı, emeklilere, adeta biyolojik bir savaş açmış; onları açlığa mahkum etmiş durumdadır. Kendi emeklilerine saldıran bir iktidarı herhalde tarih yazmamıştır.
Eskiden, özellikle devlet işletmelerinde çalışan ve buralardan emekli olan çalışanlar, geleceklerine güvenle bakabilirdi. Devletin fabrikasından emekli olmak demek hem kendisi hem de ailesi için güvence sahibi olmak demekti. Artık insanlar emekli olabilme hakkı için mücadele edecek duruma geldiler. Staj ve çıraklık mağdurları böyle bir mücadele veriyor: İş öğrenme süreci, çıraklık bahanesiyle tam zamanlı çalışmalarına rağmen sigorta girişlerinin zamanında yapılmaması nedeniyle emekleri resmen buharlaşmış insanlar bunlar. Talepleri de gayet basit: İlk işe giriş ve 4/A tescil tarihlerinin, sigorta başlangıcı sayılması.
Emeklilere hak ettiği değeri vermeyen bir ülke, kuşaklar boyunca oluşmuş zenginliğini yok ediyor demektir ve biz, böyle bir düzene karşı çıkmayı; emekliler için de insanca yaşam koşullarını oluşturmayı bir görev sayıyoruz” şeklinde konuştu.